Bugün içinizi ısıtacak ve sizde hemen Antalya tatil planları yaptıracak bir içerikle geldik. Antalya’nın filmleri ve romanları! Hem de her biri birbirinden sürükleyici, birbirinden heyecanlı… Bildiğiniz gibi Antalya, sadece masmavi denizi ve tarihi dokusuyla değil, sinema ve edebiyat dünyasında da kendine özel bir yer edinmiş bir şehir. Durum böyleyken beyaz perdede büyüleyici sahnelere ev sahipliği yapmış, sayfalar arasında benzersiz hikâyelere ilham olmuş. Gelin, Antalya’nın filmleri ve romanları arasında keyifli bir yolculuğa çıkalım.
Antalya’nın Filmleri: Beyaz Perdedeki Şehir
Sıra geldi Antalya’nın filmleri ve hikâyelerinden söz etmeye. Kabul edelim ki Antalya, doğal güzellikleri ve atmosferiyle pek çok filme fon olmuş bir şehir. Daha çok dram ve komedi türündeki yapımlara ev sahipliği yapan bu kent, izleyicilere etkileyici görseller sunar. İşte Antalya’nın sinema dünyasındaki iz bırakan filmleri:
Kaybedenler Kulübü Yolda (2018)
İlk filmiyle büyük bir izleyici kitlesi kazanan Kaybedenler Kulübü’nün devam filmi, Antalya’nın doğal güzellikleri eşliğinde ilerleyen bir yol hikâyesi sundu. Özellikle Kaş ve Olimpos gibi bölgelerde çekilen sahneler, şehrin özgür ruhunu izleyiciye aktarmada başarılı oldu.
G.O.R.A. (2004)
Türkiye’nin en sevilen bilim kurgu-komedi filmlerinden biri olan G.O.R.A.’nın bazı sahneleri Antalya’nın tarihi dokusunu görmenizi sağlıyor. Cem Yılmaz’ın efsane karakterleriyle dolu film, hem mizahi dili hem de çekim mekânlarıyla akıllarda kalıcı bir iz bıraktı.
Daha (2017)
Onur Saylak’ın yönettiği, Hakan Günday’ın aynı adlı romanından uyarlanan Daha da Antalya’da çekilen filmlerden biri. Antalya’nın sıcak atmosferini ve göçmen sorununa dair sert anlatısını bir araya getiren film, Kemer ve çevresinde çekildi. Hal böyleyken Antalya’nın sinematografik gücünü bir kez daha gözler önüne serdi.
Berlin Kaplanı (2021)
Ata Demirer’in başrolünde olduğu bu komedi filmi, Berlin’den Antalya’ya uzanan bir hikâyeyi anlatmıştı. Eğlenceli diyalogları ve Antalya’nın keyifli sahneleriyle izleyicilere sıcak bir atmosfer sunan film, şehrin turistik dokusunu başarılı şekilde yansıttı diyebiliriz.
Ekşi Elmalar (2016)
Yılmaz Erdoğan’ın Ekşi Elmaları ise Antalya’nın doğal güzelliklerini daha çok fon olarak kullanmış. Film, geçmişe uzanan bir aile hikâyesini işlerken Antalya’ya olan özlemi olay örgünün kıymetli bir noktasına ekliyor.
Hadi Be Oğlum (2018)
Kıvanç Tatlıtuğ’un başrolünde olduğu bu film ise yine Antalya’nın Kaş ilçesinde geçiyor. Baba-oğul ilişkisini duygusal bir şekilde işleyen bu film, sadece hikâyesiyle değil, aynı zamanda Kaş’ın etkileyici sahil manzaralarıyla da dikkat çekiyor.
Antalya’nın Romanları: Sayfalar Arasında Bir Yolculuk
Antalya, edebiyat dünyasında hem yerel kültürü anlatan hem de güçlü hikâyelere ev sahipliği yapan romanlarla kendini gösteriyor. İşte, Antalya’yı sayfalarda yaşatan bazı önemli eserler:
Selam Söyle O Günlere – Birgül Konuk
80’lerin Antalya’sında geçen bu roman, bir dönemin atmosferini başarılı bir şekilde yansıtan eserlerden. Kentin sokaklarında dolaşan karakterler, dönemin sosyal olaylarıyla iç içe geçerken, okuru nostaljik bir yolculuğa çıkarıyor. Antalya’nın mahalle kültürünü, insan ilişkilerini ve sıcak atmosferini sevenler için kaçırılmayacak bir roman olduğunu söyleyelim.
Cırnık Köprüsü – Fuat Kemal
Antalya’nın yerel kimliğini ve tarihini derinlemesine işleyen bu roman, okura farklı bir perspektif sunar. Çünkü Cırnık Köprüsü, sadece bir yapı değil. Aynı zamanda geçmişin izlerini taşıyan bir sembol. Dolayısıyla bu kitap, Antalya’nın dönüşümüne ve şehrin değişen yüzüne dair etkileyici bir anlatıma sahip.
Burası Radyo Şarampol – Şükran Yiğit
Burası Radyo Şarampol, Antalya’nın en bilinen semtlerinden biri olan Şarampol’ü merkezine alıyor. Bu merkezde ise kent kültürünü ve geçmişini güçlü karakterler aracılığıyla anlatıyor. Radyo frekanslarından yükselen şarkılar, karakterlerin yaşamlarını şekillendirirken okuru samimi ve içten bir hikâyenin içine çekiyor. Bu kitapta sıla hasretinden tutun da ilk aşk heyecanına, kişisel bunalımlardan toplumsal sorunlara kadar pek çok detay bulacaksınız.
Karabibik – Nabizâde Nâzım
Türk edebiyatının ilk köy romanı olarak kabul edilen Karabibik’in Antalya’nın Kaş ilçesinde geçtiğini biliyor muydunuz? Üstelik bu roman, Anadolu köylüsünün toprak mücadelesini gerçekçi bir bakış açısıyla anlatmayı başaran nadir eserlerden. Tüm bunların yanında Antalya’nın kırsal hayatına dair önemli detayları da okuyucuya aktarıyor.
Bu kitaplar bana yetmedi diyorsanız Tatil Planlarınızı Şekillendirecek Seyahat Kitapları listemize de göz atabilirsiniz.
Antalya, sadece tatilcilerin değil, hikâye anlatıcılarının da vazgeçilmez rotalarından biri. Gerek kitaplarda gerekse beyaz perdede, bu büyüleyici şehrin izini sürmek mümkün. Peki, sizin Antalya ile ilgili en sevdiğiniz film ya da roman hangisi?
